View allAll Photos Tagged Demirci,
Bişkek’teki Ala Arça Kongre Merkezi’nde düzenlenen Türk Konseyi 2. Zirvesi’nde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Almazbek Atambayev, Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev ve Azerbaycan Başbakanı Artur Rasizade ile görüştükten sonra heyetler arası görüşmelere de katıldı. Görüşmelerden önce ise liderler aile fotoğrafı çektirdiler. (Cumhurbaşkanlığı Fotoğraf Servisi, Fotoğraf : Mehmet Demirci)
Avrupa ve Asya yakasını İstanbul Boğazı’nın altından birleştiren Marmaray’ın açılış törenine katılan Cumhurbaşkanı Gül, bu projenin dünyanın sayılı mühendislik projelerinden biri olduğunu belirterek, “Zannetmeyelim ki sadece Asya ile Avrupa kıtasının en yakın uçlarını birleştiriyoruz; aynı zamanda bu iki kıtanın en uzak uçlarını da bu tünel vasıtasıyla birleştiriyoruz. Yani Pekin ile Londra’nın arasını bağlayan bir tünel yapılmış oldu. Bu, sadece İstanbul’u değil, tüm dünyayı ilgilendiren bir projedir. Bu projeyi hayata geçirmenin gurur ve mutluluğunu hep beraber yaşamalıyız” dedi. Cumhurbaşkanlığı Fotoğraf Servisi, Fotoğraflar: Mehmet Demirci, Murat Çetinmühürdar)
Bayram Namazını Emirgan Camii’nde kılan Cumhurbaşkanı Gül, cami çıkışında vatandaşlarla bayramlaşıp, Tarabya yerleşkesine bayramlaşmak için gelen çocuklarla harçlık dağıttı. (Cumhurbaşkanlığı Fotoğraf Servisi, Fotoğraf: Mehmet Demirci)
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, çeşitli temas ve incelemeler gerçekleştirmek üzere Zonguldak’tan karayoluyla Bartın’a geçti. Bartın’da ilk olarak valiliği ziyaret eden Cumhurbaşkanı Gül, güzel bir bahar havasında Türkiye'nin en şirin kentlerinden birisi olan bu tarihi kentte, Bartınlılarla olmaktan mutluluk duyduğunu ifade etti. (Cumhurbaşkanlığı Fotoğraf Servisi, Fotoğraflar: Mehmet Demirci, Ayhan Arfat)
Cumhurbaşkanı Gül, eşi Hayrünnisa Gül ile beraber, Cumhurbaşkanı Napolitano'nun davetlisi olarak İtalya'ya bir ziyaret gerçekleştirdi. Roma’daki temaslarında, Türkiye ve İtalya’nın köklü bir maziye ve medeniyet birikimine ev sahipliği yapan iki ülke olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Gül, iki ülkenin, Avrupa’nın geleceğinin inşasında el birliğiyle çalışma kararlılığında olduğunu vurguladı. Programı çerçevesinde Türk ve İtalyan iş adamlarıyla kahvaltıda bir araya gelen ve Türkiye-İtalya İş Forumu’na katılan Cumhurbaşkanı Gül, İtalyan iş dünyasına, “Türkiye’deki fırsatları değerlendirin” çağrısında bulundu. (Cumhurbaşkanlığı Fotoğraf Servisi, Fotoğraflar: Mehmet Demirci, Mustafa Öztartan)
Cumhurbaşkanı Gül, Çankaya Köşkü’nde düzenlenen törenle 2013 Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri’ni; İslam bilim ve teknoloji tarihi alanında Prof. Dr. Fuat Sezgin’e, Sosyal Bilimler dalında Prof. Dr. Daron Acemoğlu’na, Edebiyat dalında Prof. Dr. İskender Pala’ya, Belgesel dalında Prof. Dr. Bekir Karlığa’ya, Kültür ve Sanat Kurumu olarak Tarihî Kentler Birliği’ne, Müzik alanında ise merhum Ahmet Kaya’ya verdi. (Cumhurbaşkanlığı Fotoğraf Servisi, Fotoğraflar: Mehmet Demirci, Mustafa Öztartan, Murat Çetinmühürdar, Ayhan Arfat)
30 Ağustos Zafer Bayramı dolayısıyla ilk olarak Anıtkabir’de düzenlenen törene katılan Cumhurbaşkanı Gül, ardından Başkomutan sıfatıyla ilk kez Çankaya Köşkü’nde tebrikleri kabul etti. Daha sonra Cumhurbaşkanı Gül, kutlamalar çerçevesinde Atatürk Kültür Merkezi’nde Bayan Gül ile birlikte tören birliklerini selamladı ve geçit törenini izledi. (Cumhurbaşkanlığı Fotoğraf Servisi, Fotoğraf : Mehmet Demirci, Mustafa Öztartan, Ayhan Arfat, İrfan Yıldız)
“Üzerimize cemaliyle yumuşacık ve şeker tadında karlar indirip,
celaliyle dağları ve yolları kara bürüyen Rabbimiz
Kalplerimize kar tanesinin paklığını indir
Mutluluklarımızı kar taneleri sayısınca çok eyle
Hüzünlerimizi rahmetinin dokunuşuyla kar taneleri gibi erit
Dostluklarımızı her bir kar tanesi gibi özel ve güzel eyle
Bizi senin rızan yolunda uçuşan kar taneleri eyle
Günahlarımızı gufranının karında yıka ve temizle”
Senai Demirci
Cumhurbaşkanı Margvelaşvili’nin davetlisi olarak Gürcistan’a resmî bir ziyaret gerçekleştiren Cumhurbaşkanı Gül, Türk-Gürcü İş Forumu’na hitabında, Türkler ve Gürcülerin karşılıklı olarak pasaportsuz ve vizesiz seyahat ettiklerini ve bunun ekonomik iş birliğini daha da artırdığını kaydetti. Onuruna verilen akşam yemeğinde Tiflis’i, “Kafkasya’nın incisi” olarak tanımlayan Cumhurbaşkanı Gül, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’ndaki ortak basın toplantısında ise iki ülke arasındaki stratejik ilişkilerin önemine vurgu yaptı. (Cumhurbaşkanlığı Fotoğraf Servisi, Fotoğraflar: Mehmet Demirci, Ayhan Arfat)
Cumhurbaşkanı Gül, Azerbaycan’ın Gebele kentinde “Ulaştırma Alanında İşbirliği” temasıyla gerçekleştirilen Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi 3. Zirvesi’ne katıldı. Zirve kapsamında ikili görüşmeler gerçekleştiren ve Zirve’de bir konuşma yapan Cumhurbaşkanı Gül, Bakü-Tiflis-Kars demiryolu projesinin önemine dikkat çekerek, “Tarihe baktığımızda, Türk devletlerinin güçlü ve etkili olduğu dönemlerin, İpek Yolu’nun dünya ticaretinin ana güzergâhı olduğu dönemler olduğunu görüyoruz. Türk Dünyası, küresel ekonominin ve dünya ticaret yollarının dışında kaldığında ise, siyaset ve medeniyet sahasında ağırlığı da azalmıştır. Bu anlamda İpek Yolu, Türk Dünyası’nın ekonomik refahının ve siyasi etkinliğinin anahtarıdır” dedi. (Cumhurbaşkanliği Fotoğraf Servisi, Fotoğraf: Mehmet Demirci)
Bayram Namazını Emirgan Camii’nde kılan Cumhurbaşkanı Gül, cami çıkışında vatandaşlarla bayramlaşıp, Tarabya yerleşkesine bayramlaşmak için gelen çocuklarla harçlık dağıttı. (Cumhurbaşkanlığı Fotoğraf Servisi, Fotoğraf: Mehmet Demirci)
The Celebrating Sports Awards ceremony took place on Tuesday 19 November 2013.
This important event attracts a large audience and serves to showcase the huge sporting talent in the borough. It also acknowledges and thanks all those hard working volunteers, sports organisations and clubs that do so much to ensure the success of the boroughs sports performers.
The 2013 winners are:
- Coach of the Year - Christine Bowmaker
- Disabled Coach of the Year - Vanessa Daobry
- Volunteer of the Year - Judith Pederson
- Junior Volunteer of the Year - Albie Duffy
- Haringey Sports Project of the Year - Haringey Sports Development Trust
- Club of the Year - Pavilion Tennis Club
- Sports Performer of the Year - Lorna Brown
- Disabled Sports Performer of the Year - Okan Demirci
- Junior Sports Performer of the Year - Angus Pederson
- Junior Team of the Year - London Skolars Youth Team
- Disabled Team of the Year - Blanche Nevile Football Team
- Sporting School of the Year - Rhodes Avenue Primary School
All photos copyright Henry Jacobs. All rights reserved.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin planlı tatbikatlarından olan Kış 2012 Tatbikatı katıldı.Cumhurbaşkanı Gül, tatbikattan sonra yaptığı konuşmada, “Aslında bütün bu hazırlıklar, tatbikatlar ve harcamalar, barışı temin etmek için yapılmaktadır. Bütün arzumuz bölgemizde huzurun, güvenliğin, istikrarın olması ve bunun üzerinde de iş birliğinin genişlemesidir” dedi. (Cumhurbaşkanlığı Fotoğraf Servisi, Fotoğraf: Mehmet Demirci)
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün davetlisi olarak Türkiye’de bulunan Moldova Cumhurbaşkanı Nicolae Timofti, Çankaya Köşkü’nde resmî törenle karşılandı. Karşılamanın ardından Cumhurbaşkanı Gül ve eşi Hayrünnisa Gül, Moldova Cumhurbaşkanı Nicolae Timofti ve eşi Margareta Timofti ile baş başa görüşmede bir araya geldiler.Daha sonra, Cumhurbaşkanı Gül ve Moldova Cumhurbaşkanı Nicolae Timofti heyetler arası görüşmelere geçtiler. (Cumhurbaşkanlığı Fotoğraf Servisi, Fotoğraflar: Mehmet Demirci, Murat Çetinmühürdar, Ayhan Arfat)
Yeni Zelanda Genel Valisi Jerry Mateparae, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün davetlisi olarak Türkiye’ye bir devlet ziyareti gerçekleştiriyor. (Cumhurbaşkanlığı Fotoğraf Servisi, Fotoğraflar: Mehmet Demirci,Mustafa Öztartan, Murat Çetinmühürdar)
Milist senol demirci 22,01,2009
abd turkiye buyukelcisi james jeffrey ibb baskani kadirtopbas'i ziyaret etti
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, eşi Hayrünnisa Gül ile birlikte Macaristan’a resmî bir ziyaret gerçekleştirdi. Ziyaretinde iki ülke ilişkilerinin tarihî derinliğe sahip olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye ile Macaristan arasındaki dostluk ve iş birliğinin müşahhas izlerinin, ekonomiden bilime, kültürden sanata ve edebiyata kadar birçok alanda etkisini hissettirdiğini belirtti. (Cumhurbaşkanlığı Fotoğraf Servisi, Fotoğraf: Mehmet Demirci)
Romanya Devlet Başkanı Traian Basescu, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün davetlisi olarak ülkemize resmî bir ziyaret gerçekleştirdi. (Cumhurbaşkanlığı Fotoğraf Servisi, Fotoğraf: Mehmet Demirci)
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, çeşitli temas ve incelemeler gerçekleştirmek üzere Zonguldak’tan karayoluyla Bartın’a geçti. Bartın’da ilk olarak valiliği ziyaret eden Cumhurbaşkanı Gül, güzel bir bahar havasında Türkiye'nin en şirin kentlerinden birisi olan bu tarihi kentte, Bartınlılarla olmaktan mutluluk duyduğunu ifade etti. (Cumhurbaşkanlığı Fotoğraf Servisi, Fotoğraflar: Mehmet Demirci, Ayhan Arfat)
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, eşi Hayrünnisa Gül ile birlikte Macaristan’a resmî bir ziyaret gerçekleştirdi. Ziyaretinde iki ülke ilişkilerinin tarihî derinliğe sahip olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye ile Macaristan arasındaki dostluk ve iş birliğinin müşahhas izlerinin, ekonomiden bilime, kültürden sanata ve edebiyata kadar birçok alanda etkisini hissettirdiğini belirtti. (Cumhurbaşkanlığı Fotoğraf Servisi, Fotoğraf: Mehmet Demirci)
Bayram Namazını Emirgan Camii’nde kılan Cumhurbaşkanı Gül, cami çıkışında vatandaşlarla bayramlaşıp, Tarabya yerleşkesine bayramlaşmak için gelen çocuklarla harçlık dağıttı. (Cumhurbaşkanlığı Fotoğraf Servisi, Fotoğraf: Mehmet Demirci)
Yeni Zelanda Genel Valisi Jerry Mateparae, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün davetlisi olarak Türkiye’ye bir devlet ziyareti gerçekleştiriyor. (Cumhurbaşkanlığı Fotoğraf Servisi, Fotoğraflar: Mehmet Demirci,Mustafa Öztartan, Murat Çetinmühürdar)
Çayırova Belediye Başkanı Şevki Demirci hafta sonu yoğun bir programı geride bıraktı. Düğün ve etkinliklerin yanı sıra hafta sonu programında taziye ziyaretleri de gerçekleştiren Çayırova Belediye Başkanı Şevki Demirci’ye belediye başkan yardımcısı Orhan Keskin, belediye meclis üyesi Vahit Terzi, AK Parti Çayırova İlçe Başkan Vekili İsmail Ballı ve AK Parti Çayırova İlçe Başkan Adayı Zafer Kılıç eşlik etti.
Hafta sonu programlarına hacı ziyaretleri ile başlayan Çayırova Belediye Başkanı Şevki Demirci, hac vazifesini yerine getiren Mustafa Köse, Enver Pala ve Mehmet Yıldız’ı evlerinde ziyaret etti. Aynı gün içerisinde 3 ayrı eve konuk olarak hac vazifesini yerine getiren hacıları ziyaret eden başkan Demirci, Mustafa Köse, Enver Pala ve Mehmet Yıldız’a haclarının hayırlı olması dileklerini iletti.
Ziyaretlerine düğünlerle devam eden Çayırova Belediye Başkanı Şevki Demirci, Candan ve Akkuş ailelerinin evlatları, Esin ve Arif’in nikahlarını kıydı. Genç çiftlere bir ömür boyu mutluluklar dileyen başkan Demirci, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sözlerini hatırlatarak, çiftlere 3 çocuk tavsiyesinde bulundu.
Yine gün içerisinde çeşitli taziyelere katılarak Çayırova’lıların yanında olmaya gayret gösteren Belediye Başkanı Şevki Demirci, hafta sonu programını asker uğurlamasına katılarak bitirdi. Balcılar ve Karaca ailelerinin oğulları Burak ve Emre’nin asker uğurlamasına katılan başkan Demirci, asker adaylarına hayırlı teskereler dileyerek programını noktaladı.
Hande Soral ve İsmail Demirci'nin Kemer Country'de gerçekleşen düğünlerinin DÜĞÜNOGRAFİ tarafından çekilmiş olan fotoğrafları...
(Nevsehir, Cappadocia, Turkey , - Apr. 2008)
At 82 years old, Yusuf Bey the "demirci" (blacksmith) was still working with energy last year. Not long ago I came back at his shop to give him 2 photos that I had taken back then, now he looks less vigorous and has lost part of his voice, although he still hears very well ; he certainly has not lost his head, he remembered me and offered, like each time, a bag of dried grapes from his "garden" (a small field where various fruit trees are growing too).
Although I used the blur tool in many areas, there is still noise in this photo, its quality is not famous but I like it anyway.
You can also see how this gentleman is looking now,
- relaxing in his armchair in the same room below a portrait of his youth (15 years old) (this photo) and
- sitting in the incredible front room of his shop (next photo, interesting IMO but not very good).
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, ülkemize resmî bir ziyaret gerçekleştiren Hindistan Cumhurbaşkanı Pranab Mukherjee’yi Çankaya Köşkü’nde törenle karşıladı. Heyetler arası görüşmelerin ardından, iki ülke arasında bir dizi anlaşma imzalandı. (Cumhurbaşkanlığı Fotoğraf Servisi, Fotoğraflar, Mehmet Demirci, Mustafa Öztartan, Ayhan Arfat)
Cumhurbaşkanı Gül, Bayan Gül ile birlikte, İskoçya’nın başkenti Edinburgh’da gerçekleştirilen Türk-İngiliz 3. Tatlıdil Forumu’na katıldı. Forum’dan önceki akşam York Dükü Andrew tarafından onuruna verilen yemekte konuşan Cumhurbaşkanı Gül, “Yapıcı ve hoşgörülü tartışma atmosferi, Tatlıdil Forumu’nun en büyük avantajıdır” dedi. Edinburgh’da Türk vatandaşlarıyla buluşan Cumhurbaşkanı Gül ve Bayan Gül, program çerçevesinde National Gallery’de düzenlenen gala yemeğine de katıldı.(Cumhurbaşkanlığı Fotoğraf Servisi, Fotoğraflar: Mehmet Demirci, Murat Çetinmühürdar)
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Birleşmiş Milletler 68’inci Genel Kurulu genel görüşmelerine katılmak ve çeşitli temaslarda bulunmak üzere eşi Hayrünnisa Gül ile birlikte ABD’ye bir ziyaret gerçekleştirdi. Cumhurbaşkanı Gül, Genel Kurul görüşmeleri ile birlikte birçok devlet başkanıylada biraraya geldi.
Cumhurbaşkanı Gül, BM Genel Kurulu açılış oturumuna katılarak bir konuşma yaptı. Türkiye’nin, BM Genel Kurulu genel görüşmelerinde ilk kez 3. sırada yer aldığı konuşmasında bölgesel ve uluslararası konularda görüşlerini aktaran Cumhurbaşkanı Gül, BM’nin işleyişine ilişkin tavsiyelerde bulundu. Cumhurbaşkanı Gül, BM sisteminin anlamını korumasının ve güvenilir kalabilmesinin yegâne yolunun, kararlı adımlar atabilmesi olduğunu vurgulayarak, dünyadaki yeni koşullar ışığında, gerçek anlamda demokratik, temsil kabiliyetine sahip, etkin ve hesap verebilir bir Güvenlik Konseyi gerektiğini ifade etti. Cumhurbaşkanı Gül, ayrıca, BM’nin Sürdürülebilir Kalkınma konulu Yüksek Düzeyli Siyasi Forumu’nun “Liderler Diyalogu: Vizyondan Eyleme” başlıklı oturumu ile yine BM’de düzenlenen “Binyıl Kalkınma Hedeflerinin (BKH) Gerçekleştirilmesine Yönelik Çalışmaların Takibi” konulu özel etkinliğin açılış oturumunda konuşma yaptı. Cumhurbaşkanı Gül, BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon tarafından heyet başkanları onuruna verilen öğle yemeğine katıldı. Cumhurbaşkanı Gül, yemekte, BM'deki 5 coğrafi grubu temsilen ikişer ülke liderinin bulunduğu baş masada oturdu. (Cumhurbaşkanlığı Fotoğraf Servisi, Fotoğraflar: Mehmet Demirci, Mustafa Öztartan, Murat Çetinmühürdar)
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, terör örgütü PKK'nın saldırı düzenlediği TUSAŞ'ın Kahramankazan'daki tesislerini ziyaret ederek TUSAŞ Yönetim Kurulu Üyesi Osman Demirci'den bilgi aldı. Özel, ziyaretin ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. (Fotoğraf: Doğuşan Özer)
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Nevruz nedeniyle Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY) üyesi ülkelerin kültür ve sanat elçileri heyetini Çankaya Köşkü’nde kabul etti. Geleneksel kıyafetleri ile Cumhurbaşkanı Gül ile buluşan TÜRKSOY üyeleri, renkli görüntüler oluşturdu. ( Cumhurbaşkanlığı Fotoğraf Servisi, Fotoğraf Mehmet Demirci)
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Şanlıurfa kent merkezine 18 kilometre mesafede bulunan Örencik köyü yakınlarındaki Göbeklitepe ören yerini ziyaret etti. Dünyanın en eski tapınak kalıntılarının bulunduğu Göbeklitepe’de Cumhurbaşkanı Gül’e Alman Arkeoloji Enstitüsü’nde görevli Kazı Başkanı Prof. Dr. Klaus Schmidt eşlik etti. (Cumhurbaşkanlığı Fotoğraf Servisi, Fotoğraf: Mehmet Demirci)
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün davetlisi olarak Türkiye’de bulunan Moldova Cumhurbaşkanı Nicolae Timofti, Çankaya Köşkü’nde resmî törenle karşılandı. Karşılamanın ardından Cumhurbaşkanı Gül ve eşi Hayrünnisa Gül, Moldova Cumhurbaşkanı Nicolae Timofti ve eşi Margareta Timofti ile baş başa görüşmede bir araya geldiler.Daha sonra, Cumhurbaşkanı Gül ve Moldova Cumhurbaşkanı Nicolae Timofti heyetler arası görüşmelere geçtiler. (Cumhurbaşkanlığı Fotoğraf Servisi, Fotoğraflar: Mehmet Demirci, Murat Çetinmühürdar, Ayhan Arfat)
Cumhurbaşkanı Margvelaşvili’nin davetlisi olarak Gürcistan’a resmî bir ziyaret gerçekleştiren Cumhurbaşkanı Gül, Türk-Gürcü İş Forumu’na hitabında, Türkler ve Gürcülerin karşılıklı olarak pasaportsuz ve vizesiz seyahat ettiklerini ve bunun ekonomik iş birliğini daha da artırdığını kaydetti. Onuruna verilen akşam yemeğinde Tiflis’i, “Kafkasya’nın incisi” olarak tanımlayan Cumhurbaşkanı Gül, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’ndaki ortak basın toplantısında ise iki ülke arasındaki stratejik ilişkilerin önemine vurgu yaptı. (Cumhurbaşkanlığı Fotoğraf Servisi, Fotoğraflar: Mehmet Demirci, Ayhan Arfat)
Cumhurbaşkanı Gül, eşi Hayrünnisa Gül ile beraber, Cumhurbaşkanı Napolitano'nun davetlisi olarak İtalya'ya bir ziyaret gerçekleştirdi. Roma’daki temaslarında, Türkiye ve İtalya’nın köklü bir maziye ve medeniyet birikimine ev sahipliği yapan iki ülke olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Gül, iki ülkenin, Avrupa’nın geleceğinin inşasında el birliğiyle çalışma kararlılığında olduğunu vurguladı. Programı çerçevesinde Türk ve İtalyan iş adamlarıyla kahvaltıda bir araya gelen ve Türkiye-İtalya İş Forumu’na katılan Cumhurbaşkanı Gül, İtalyan iş dünyasına, “Türkiye’deki fırsatları değerlendirin” çağrısında bulundu. (Cumhurbaşkanlığı Fotoğraf Servisi, Fotoğraflar: Mehmet Demirci, Mustafa Öztartan)
Çeşitli temas ve incelemelerde bulunmak üzere Zonguldak’a giden Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Zonguldak’ta hem toprağın üstünün cennet gibi yemyeşil, hem de yerin altının zenginliklerle dolu olduğunu vurguladı. Zonguldak Çaycuma Havalimanı’nda Vali Ali Kaban, il Milletvekilleri, Üçüncü Jandarma Eğitim Tugay ve Garnizon Komutanı Tuğgeneral Necdet Köse, Zonguldak Belediye Başkanı Muharrem Akdemir ve diğer yetkililer tarafından karşılanan Cumhurbaşkanı Gül, daha sonra valiliğe geçti. (Cumhurbaşkanlığı Fotoğraf Servisi, Fotoğraflar: Mehmet Demirci, Ayhan Arfat)
Jacques-Louis David
1748 yılında, Fransa’da doğan David’in hayatının trajedilerle dolu olduğunu söylemek yanlış olmaz. Yaşamı boyunca onu sevenlerin yanı sıra, aynı derecede nefret eden bir topluluk da oluşmuştu.
Küçük yaşta demirci olan babasını bir düelloda kaybetmesiyle kaderi çizilmeye başlamıştı aslında. Amcaları tarafından avukat yahut doktor olma isteğiyle yetiştirilen David’in resim tutkusu ağır basınca, onu annesinin kuzeni olan; dönemin saray erbabı tarafından oldukça sevilen rokoko ressamı Francois Boucher’in yanına yollarlar. Boucher, soyluların o zaman dek sanattan ne istediklerini ustalıkla çözmüş ve bunu onlara verebilen biri haline gelmişti. Boucher’in yanında sanat hayatına rokoko ile başlayan David, ilerleyen zamanlarda hayatının tamamını etkileyecek bir olayla yüzleşti. Tıpkı babası gibi, yaptığı bir düello sırasında dudağından yaralandı ve bu ona hayatının sonuna dek taşıyacağı bir iz verdi. Aynı zamanda düşmanları tarafından “şiş yanak David” lakabının takılmasına da sebep oldu. Fakat bu yaranın tek getirisi fiziksel değildi; David aynı zamanda konuşma zorluğu da çekiyor ve dönemin modası olarak konuşkan, esprili ve komik; kısaca popüler olma konusunda büyük sıkıntılar yaşıyordu. Kendisini konuşurken anlayabilen on civarında insan olduğunu da hesaba katarsak, insanlarla gereklilik halleri dışında konuşmaması kaçınılmazdı.
David’in rokoko ile başlayan sanat anlayışı, gezdiği ve gördüğü antik kentlerle birlikte sekteye uğradı ve kendisini neoklasisizmin izinde yeniden buldu. Gördüğü antik Roma kentleri onu öylesine etkilemiş ve sarsmıştı ki, görkemli bir imparatorluğun nasıl sona erdiğini, erebildiğini anlamıştı. Kentin kaybolmuşluklar arasında hala varoluşlarını sürdürmeye çalışan kalıntıları ona “çöken imparatorlukların sonu böyle olur” dediler. David’in geçirdiği köklü ve sağlam değişim orada kök buldu.
David ve arkadaşı Maximilien Robespierre Fransız devriminin aktif destekçisi oldular. Hatta David için destek olma kısmı genişleyerek halkı uyandırmak ve devrime destek olmalarını sağlamak görevine dönüştü. Bunu da yapabildiği en iyi şekilde, resimleriyle yaptı. Resimlerinde seçtiği antik konularla hem kralı ve sarayı eleştiriyor hem de halka ihtiyaç duydukları cesareti ve azmi veriyordu. Yaklaşan devrimin ayak seslerini duymak için fazlasıyla sağır olan soylular, onun eserlerini alıp sergiliyorlardı.
Louvre Müzesi, başlangıçta bir saray olarak inşa edilmişti ve haftada bir gün sanat eserlerinin halka açık, ücretsiz sergilendiği bir yerdi. Soylular, ruhban sınıfı, askerler ve halk tabakasından insanlar, ayak takımı gibi birçok kesim bu eserleri görmeye geliyordu. Fakat 1784 yılındaki sergilerden birinde özellikle herkesin görmeyi merakla beklediği ve devrimin resmi sayılabilecek bir tablo vardı; Horas Kardeşlerin Yemini.
Resmin konusu antik bir hikâyeden alınmıştı. Horaslar, Romalı üçüzlerdi ve Albalılar ile aralarındaki sorunu çözmek için kendileri gibi üçüz olan Curiat kardeşlerle savaşacaklardı. Resimde Horas kardeşler Roma’ya sadakat ve bağlılıklarını gösterirlerken babaları da onlara destek oluyordu. Bu üç adam, vatanları için görevlerini yerine getirirken ölmeyi göze alıyorlardı. Tablonun sağ tarafında gördüğümüz kadınlar ise, en üstün değerleri sembolize eden bu adamların arkasından yas tutmaya ve beklemeye razı olmuşlardı. Lakin Horaslardan birinin karısının Curiatların kızkardeşi olması ve Curiatlardan birinin nişanlısının ise Horasların kızkardeşi olması durumu oldukça trajik yapıyordu. Kızkardeşin sevdiği erkekleri kaybetme korkusu ve üzüntüsü yüzüne oldukça iyi oturtulmuştu. Horaslar Curiatlara karşı zafer elde ettiler etmesine lakin sadece biri hayatta kaldı. Trajedi burada sonlanmadı; nişanlısının ölmesine dayanamayan kızkardeşin tüm Roma’yı lanetlemesi üzerine kalan Horas onu kentin ortasında öldürdü.
Fransız Devrimi’nin ayak sesleriyle beraber Fransa’da, toplumsal sınıflara yahut kiliseye bağlılık yerine devlete sadakati öne çıkaran bu tablo, devrimden neredeyse beş yıl kadar önce yapılmış olmasına rağmen o dönemin atmosferini gözler önüne serdi.
David’in yaşadığı büyük acılardan biri de kuşkusuz arkadaşı Marat’ın ölümü olmuştu. Bir gün önce ziyaretine gittiği Marat’ın ölüm haberini alınca oldukça sarsılan David, onu ölümsüzleştirmek istemiş ve yaptığı resimle onu aziz mertebesine çıkartmıştı. Marat, devrim sonrası terör döneminin en büyük isimlerindendi ve kronik bir deri rahatsızlığı yüzünden sürekli küvette vakit geçiriyordu. Yaptığı yaptırımlardan memnun olmayan ve kocası bu eylemler esnasında ölen bir kadın Marie Corday önce bir mektup yazıp yaptırımların halk üzerindeki etkisini anlattı. Fakat Marat’ın bunu önemsemediğini görünce yardım isteği gibi basit bahaneyle evine giderek onu bıçaklayarak öldürdü.
Daha sonra hapse giren David, çıktığında belki de o zamana dek bütün politik görüşlerine ve yaptıklarına ters olarak dönemin kralının ressamı oldu; Napoleon’un. Birçok tablosunu ve portresini yaptığı Napoleon’un ardından ise Belçika’ya giderek oraya yerleşti ve 77 yıllık yaşamı orada son buldu. Arkasında ise devrimin en büyük ateşleyicilerinden ve savunucularından biri olarak anılarını, daha da önemlisi eserlerini bıraktı.
Deniz Özkan