Back to photostream

Akvaryumdan

Bizler aynı akvaryumun balıklarıyız diyordu öncü balık. Renklerimiz farklı,huylarımız farklı ama yaşadığımız ülke, içinde yaşadığımız akvaryum suyudur ve temiz kalmasına özen göstermeliyiz. Dışarıdan suyumuzu kirletecek şeyler katabilirler birlikte yaşamamızı istemeyenler, Çünkü biz ölürsek suyu değiştirir ve gelip kendileri yerleşirler. O yüzden suyumuzu iyi korumamız lazım kirletilmesin diye. Kendi akvaryumlarını koruyamayanlar bizim akvaryumumuzunda sularını kirletmeye çalışmakta. Uyanık olmamız lazım. Sadece akvaryumun sınırlarını korumak yetmiyor artık içini de korumamız lazım. Mustafa Kemal Atatürk dahili ve harici bedhahlardan bahsetmiş. Bu devirde dahili bedhahlar haricilerden daha tehlikeli.Çünkü dahili bedhahlar ülkenin dışarıdan müdahalelere tek silah atılmadan teslim olmasına yarıyor. Harici bedhahlar tehlikesiz demiyorum ama o bedhahlar kendi canlarının da tehlikeye gireceğinin farkında olduğu için doğrudan girişimleri daha zor bugünkü şartlarda fakat içimizdekiler öylemi. benden görünen, benimle aynı mahallede yaşayan,benim devletimden maaş alıp benim yıkılmam için ortam hazırlayan yumuşak bedhahlar onlar. Türk Gençliği çok zor bir imtihana hazırlanıyor. Bir tarafta ekmeğini kazanabilmek için yapması gereken üniversite tahsili nedeniyle gireceği imtihanlar, bir kısmı içinse gireceği,çıraklık,kalfalık,ustalık sınavları. Fakat esas sınav sonrası. Mahallesine sahip çıkmalı Türk Genci, gözünü dört açmalı ve dedelerinin kanlarıyla elde edilmiş bağımsızlığımızı ve akvaryumumuzu yani VATAN'ımızı elde ettiği imkanları kaybetmeyecek şekilde korumalı.Mustafa Kemal Atatürk'ün seslenişiyle :

 

Ey Türk Gençliği!

 

Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.

 

Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, İstiklâl ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.

 

Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!

 

 

 

Mustafa Kemal Atatürk

20 Ekim 1927

 

Nikon D300S + AF-S Nikkor 35mm f:1.8G

1,138 views
6 faves
1 comment
Uploaded on March 31, 2017
Taken on October 25, 2016